İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel değerlerine dönük saldırılara karşı net bir duruş sergiledi:
“Bozgunculuk, Lozan'a saldıranlarla kol kola yürümektir. Bozgunculuk, Türkiye’nin üniter devlet yapısını hedef alanlara hamilik yapmaktır. Bozgunculuk, büyük Türk milletinin yoluna mayın döşeyen bir katili ‘kurucu önder’ diye anacak kadar küçülmektir!”
“Çomak sokmak” ifadeleri üzerinden eleştirilen Dervişoğlu, bu söylemi sahiplenerek şunları söyledi:
“Çomak sokuyoruz dedikleri teker, milletimizin üzerine sürülen bir silindirdir. Devletimizi çiğnemek üzere kurgulanmış bir orta oyunudur. Bu gerçeği görüyor ve haykırıyorum: Biz o tekerlere çomak sokmaya devam edeceğiz!”
Dervişoğlu, Atatürk'ün mirasına sahip çıkacaklarını şu sözlerle vurguladı:
“Bizim tek bir kurucu önderimiz var: Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Her gün yeni bir cüretle karşımıza çıkıyorlar. İmralı’daki katil için parti, gazeteci, yabancı aktör arıyorlar. Meclis'te komisyon kurup onu meşrulaştırmak istiyorlar!”
İktidarın yeni süreç hamlelerine sert tepki gösteren Dervişoğlu:
“Ya bir komisyon kuruldu da bizim mi haberimiz yok? Minareyi çalıp kılıfını TBMM’ye mi giydireceksiniz? Katili meclise getiremediniz, şimdi meclisi onun ayağına mı götüreceksiniz?”
“Türk milletinin iradesini, Öcalan camiasına ve onun partilerine ipotek ettirmeyeceğiz!”
Dervişoğlu, iktidarın ‘komisyon’ oyunu üzerinden PKK ile yeni bir süreç başlatmaya çalıştığını öne sürdü:
“İhanet projelerinize ‘evet/hayır’ oylarıyla meşruiyet kazandırmak istiyorsunuz. Beştepe-Balgat hattı, İmralı-Kandil hattıyla aynı masada. HÜDA PAR da işin içinde. Ama biz yokuz! Bu oyunda biz yokuz!”
“Bizim komisyonumuz Türkiye’dir, büyük Türk milletidir. Artık hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır; o satıh bütün vatandır!”
Dervişoğlu, dünya genelinde otoriter rejimlerin yükselişine de değindi:
“Milletini değil koltuğunu düşünen iktidarlar, dünyayı felakete sürüklüyor. Rejimi korumayı vatanı korumakla eşitleyen anlayışlar egemen. Ama şunu unutmayın: Rejimler ve şahsi iktidarlar vatan pahasına korunamaz!”
Dervişoğlu, bazı güç odaklarının dış bağlantılarına dikkat çekti:
“İsrail’in davulunu çalan da belli, o davula engel olacak kadrolar da belli. Bu süreç bir kalkışmadır. Yapılanlar ise düpedüz ihanettir!”
“Büyük Ortadoğu Projesi, Türkiye’yi küçültme planıdır. Buna yol vermeyeceğiz. Direnmek en doğal anayasal hakkımızdır. Nasıl darbeye direnmek haksa, bu ihanete direnmek de haktır!”
Dervişoğlu son olarak ihanete karşı direnişi şöyle noktaladı:
“Buradan bu işe kalkışanlara sesleniyorum: Biz Sevr’i kabul etmedik, bugünü mü kabul edeceğiz? Sonuna kadar direneceğiz!”